BİR ELVEDA GEREKİR UZAKTAN

Bir kavgadan arda kalan sönük duygularımız. Eceli daha belli olmayan ikinci yanılmış hallerimiz. Nasıl bilirsiniz, cevap yok.

Kirildik bir kere uzaktan dokunamamak adına kırdık da...

Gelen bütün iyi şeyleri tükettik. Hani o kıskanç ve çok sevme hallerimiz var ya hani çok seviyordum ama görüşemiyorduk, ayrıldık dediğimiz en ve enlerimizi hala aramıyorsak o kadar da çok sevmemişiz demektir.

Güven kayıplarımızı kıra kıra yarına gittiğimiz seher vakti. Uyan diyarından ona yan olan bir sürü endişeler güneşi doğuyor.

Insanı yok eden teknolojik gelişmeleri tekmelemeden virüs hem de korona virüsünden iyice tekme tokat yiyoruz. Bedeli ağır oluyor.

Duymuyoruz da gidenleri...

Belli bir tarih olmayacak bu zamanı hatırlatan. Ama belli bir acı kalacak bu günleri unutturmayan...

Şimdiden elveda demek geliyor içimden. Sevdiğim seni üzmemek elimde olsaydı gerçekten üzmezdim. Bu cümleler sana ağır bana ölümdür.

Akşam haberlerinden maç sonucu verir gibi ya da çokça dalga geçtiğimiz seçim sonuçları gibi verilen covid-19 ölüm haberi sonuçlarına izleme rekorunuz alışmış olduğumuzu gösteriyor. Elbette tedbir. Maşaallah diyesim var ama içimden gelmiyor. Çünkü ölümünü izlemediğiniz bir hayatın dalgasında şarkılar söyleyip eğlenmek cahil bir hürriyetin tercümesi olsa gerekir.

Bir sükût daha eklemek isterdim. Lâkin artık bu dünya o dünya değil. Kaybolup giden vefadan sonra oldu olanlar.

Kazık atıp kandiranlar kendini uyanık zanneden hak yiyenler yüzünden bir çoğu da...

Biraz da olsa adaleti gösterdi virüs...

Şimdi yeniden soruyorum, vicdanınızın sesi hala nasıl, ne diyor?

HASAN AKBAL

Yorumlar

TAKİP ET

Bu blogdaki popüler yayınlar

KALAN KALANA

BERRAK MAKINA'YI ZİYARET

BİR UÇURUM, SAHİL VE GÜVERTE...

Eski Sevda Şehri